11 Şubat Mor Gabriel manastırının mahkemesi için gittiğim insanlığın şehrinde Yaşar Kemal'in diliyle Karıncanın Su İçtiği yerden dillerin ve dinlerin şehri cümlesinin çok yetersiz kaldığını söyleyebilirim. Ziyaret ettiğimiz Kürt ailelerden tutun, Arap ve Ermeni ve Süryani ailelerde ortak bir şeydi barış. Sofrasını ve yüreğini açan her evde o kadim toprakların kokusundan olsa gerek sevgiyle yoğrulmuş diller köprü oldu Ege’nin sularına…
Mahkemeye Avrupa basını ve Avrupa Assyrian, Arami,Süryani dernek temsilcileri, diasporadan gelenler, Türkiye'den dayanışma için gelenler dışında, DTP Batman milletvekli Ayla Akad, İdil DTP belediye başkanı, Midyat DTP belediye başkan aday adayının, Midyat DTP ilçe başkanının ziyaret ve desteği o kadar anlamlıydı ki.. Mor Gabriel'deki sorunun Kürt-Türk-Süryani-Arap halklarının dayanışmasıyla aşılabileceği mesajı bu destekle verilmiştir. Bu topraklardaki arazi anlaşmazlığında taraf olan Korucuların ve arkasındaki gücün AKP Mardin milletvekili Süleyman Çelebi olduğu mahkeme koridorlarında da ayan beyan herkesçe görülmüştür. 1611 yıllık tarihi bir yapı olan Mor Gabriel manastırı Süryaniler için sadece bir ibadethane değil. Bir yaşam biçimi, sevgiye ve kardeşliğe dönüşün de bir simgesi.1915’ten bu yana solan renklerin arasına Süryanilerin de girmemesi için Türkiyede yaşayan bütün halkların bu onurlu direnişte mahkemede yer almak istemesi, mahkemenin de salonun darlığını bahane edip almak istememesine rağmen, mahkemenin vereceği karardan da çok daha önemli ve anlamlı bence. 1938 de sınırları çizilen manastırın 2008 Türkiyesinde AKP’li Süleyman Çelebi’ye bağlı 4 köyün (Eğlence,Yayvantepe,Çandarlı köyleri) birileri tarafından kışkırtılarak toprak istemesi, teknik bir davadan çok siyasi bir erkin olaya müdahale etmesi şeklinde de algılanabilir. Hiçbir toprak parçası insan yüreğinden daha kutsal olamaz. İnsan yoksa o kadim toprakların anlamı ne? Bu topraklar hepimize yeter. Yeter ki sevgiyle yaklaşalım birbirimize. Günışığı gözlerimizi sevgiye, barışa, huzura açtığımız gün inanıyorum ki bu topraklar Barışın türküsünü hep bir ağızdan söyleyecek.
MOR GABRİEL’de konakladığım 2 gece boyunca diasporadan, Avrupa'dan,Türkiye'den gelen sayısız basın Der Spigel’den tutun da, yurt dışındaki dernekler ve temsilciler İsveç Asur demokratik örgütü, İsveç Asur federasyonu, Almanya Süryani Arami Federasyonu, Hollanda Süryani Arami Federasyonu, Almanya dan Hristiyan demokrat parti meclis üyesi Gril Kos, İsveç milletvekili Yılmaz Kerimo, Hollanda işçi partisinden Attiya Gamri’ya ve adını sayamadığım yüzlerce dostumda gördüğüm tek şey memleket hasreti. Mardin özlemlerin şehri bu yüzden, özlem kokar bu şehir bu topraklar nicedir.Yaşadıkları ülkelerde kendilerinden uzaklar, bu şehre yakın oldukları kadar. Uzaklık insanın içindeki yalnızlıkta gizlidir. Özlemleri kanayan bir yara gibi saklı yüreklerinde. Yaralı bir kentin adı şimdi Turabdin.1915-1950-1960-1980 den bu yana kaç yangından geriye kabuk bağlamış yaraları kimbilir? Yurt dışında yaşamak zorunda kalan dostlarla sohbetlerimizde kahır süzülüyor dudaklarından, buraya dönmek mi daha zor, yoksa orda yaşamak mı memleket kokusuyla iki bilinmeyenli denklem gibi birbirine karışıyor duygular. Dudaklar suskun, gözler kendi ülkesine yasak düşlerin sevdasıyla yaşıyorlar. Hep kendimizden olmayanı ötekileştire, ötekileştire insanlığımızı kaybettik 1915’ten bu yana.
Aslında soldurulmaya çalışılan salt Süryani halkı değil, orada Süryanilerin şahsında barış ve büyük insanlık yok ediliyor. Medeniyetin ve dinlerin şehrinde gözler hep korkuyla beslenmiş yüzyıllardır, değişmeyen tek şey bu olsa gerek. Dicle ve Fırat ağlamasın, hüzünlü akmasın artık o kadim topraklar, Kan yerine Barış koksun. Gelin hep birlikte ezberi bozalım.Yezidileri kaybettik, yok ettik, Süryanileri yaşatalım hep birlikte. En büyük yolculuğu yaşadım. Kilometrelerle ifade edilemeyen içimdeki yolculuk. Süryani kardeşliğine ve sevgisine idi her adım.Gecikmiş bir özrü iletmekti sahiplerine kendi adreslerinde..Yaşasın halkların kardeşliği,yaşasın devrimci dayanışma.
Süryanilerin Sesine ses olmak için, ben ötekiyim diyebilen herkese çağrımızdır. Bu kampanyanın Mimarı olarak Mor Gabriel manastırı için açtığımız kampanyaya www.morgabrieledokunma.com ‘ a desteklerinizi bekliyoruz.
İzmir Barış Meclisi Adına Zeynep Tozduman
Güncelleme Tarihi: 18 Şubat 2009