Renkler Solmasın Kültürler Kaybolmasın

             
 
KÜLTÜR / SANAT
KEVKEB MEDINHO (ŞARK YILDIZI)

Etnik ve Dinsel Azınlıklar - Baskın ORAN

Yok Hükmündeki Millet-i Mahkumeler

1912'de Şark Yıldızı Gazetesi

Süryani Edebiyatının 2000 Yıllık Geçmişi

Süryani Kültürü ve İçsel Dönüşüm Kitabı

Gabro: Peygamber Ocağında Bir Süryani

Süryani Mistizmi Kitabı

Risk Altındaki Süryani Mimari Mirası Yayınlandı

Ufuklarımın Manastırı

Süryanice Kitap: Savaşın ve Umudun Tesellisi

Kadim Halk Süryanilerden Şlomo

Keldaniler ve Diyarbakır

Soğan Kabukları ve Adıyaman'ın Öteki Tarihi

İstanbul Süryanilerine Bakış:Mazlum ve Makul

hepsi

Süryani Dili

Süryanilerde Tiyatro ve Sinema

Süryanilerde Popüler Müzik

Süryanilerin Müzikal Çığlığı

Süryanilerde Kilise Müziği

Süryanilerde Halk Oyunları

Süryanilerde Ölüm Gelenekleri

Diyarbakır'da Geleneksel Bir Meslek Puşicilik

Turabdin'de Siboro Geleneği

Süryanilerin Yüzyıllardır Yaşattığı Sanat: Telkari

Şarabın Süryani Ustaları

Süryanilerde Paskalya Bayramı ve Hazırlıklar

Kaybolan Bir Süryani Sanatı: Basmacılık

Süryani Geleneğinde Noel (Yaldo) Bayramı

Bir Süryani Geleneği : Hano Kritho

Taştan Çıkan Beyaz Çorba: Gabula

Turabdinin Temel Yemeği Bulgur

Babağannuç

Yemek Tarifleri

 
 
/ TÜRKİYE'NİN SÜRYANİLERİ
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde sunduğu "Türkiye’de Süryaniler’in Din Eğitimi’’ başlıklı yüksek lisans tezinden yola çıkarak "  Türkiye’nin Süryanileri’’ isimli akademik çalışmayı hazırlayan  sayın Mustafa Bülbül, Haziran 2003-Ekim 2003 tarihleri arasında toplumun farklı mezhepteki bireyleri ve din adamları ile yaptığı görüşmeler neticesinde bu çalışmayı kitaplaştırmıştır.

Azınlık bireyleri hakkında daha önce  sayın Yahya Koçoğlu’nun "Azınlık Gençleri Anlatıyor ‘’ ve "Hatırlıyorum’’ isimli kitaplaştırılmış anket çalışmasından sonra Mustafa Bülbül, bu çerçeveyi süryani toplumu ile sınırlandırıp, sosyal analizde detaylı çalışmaya girmiştir.

Kitapta, doldurulması istenen  formlardan  dağıtım ve tamamlanıp toplanma sürecinden sonra, süryani toplumundan 50 bireyin katılımının sağlandığı 89 soru gibi oldukça geniş çerçeveli anketin  istatistiksel sonuçları ve yorumlamaları yapılmıştır. Süryani kimliği hakkında genel açıklama, sosyal hayat ve din eğitimi ana başlığı altında çeşitli alt başlıklarla yapılan tanımlamalardan sonra  kaynakçaların isimleri verilmiş, arkasından da 89 maddelik anketin soruları sunulmuştur. Anketin sonuçları , tablolar halinde gösterimi ve çeşitli yorumlar çerçevesinde verilen cevaplar da son bölümde değerlendirilmiştir. Anket sorularından kimilerinde anlam kaymaları yaşanması, yorumlamaların  yer yer subjektifliği ve anketörlerin çoğunluğunun süryani katolik bireyler olmasından  ötürü  cevaplamalarda mezhepsel  nüanslar olması gerçeği gözönüne alınmak kaydıyla zahmetli bir çalışmanın ürünü olan bu değerlendirmeler bütününün toplumla paylaşılmasında fayda görüyoruz.

Kültürlerin birbirlerini tanıması yolunda  atılan yeni bir adım olarak ifade edebileceğimiz kitapla ilgili olarak sayın Mustafa Bülbül’e başarılar dilerken , sitemizi de kaynak olarak kullanmasından ötürü memnuniyetimizi ve teşekkürlerimizi sunarız.

Yazarın kitaptaki Önsözü aşağıda yer almaktadır; 

Türkiye tarihsel yönü itibari ile birçok dini etnik gruplara beşiklik yapmış bir medeniyete sahiptir. Bizans'tan başlamak üzere Selçuklu ve Osmanlı ile devam eden süreç hala devam etmektedir. Süryaniler de bu medeniyet oluşumu içerisinde önemli bir yeri teşkil eder. Arami-Keldani Asuri ve Süryani isimleriyle vücut bulmuş bu insanlar, zamanımızda çok az bir incelemeye tabi tutulmuştur. Oysa tarihi süreç ve kültürel yönden bakıldığında, Müslümanlarla Süryaniler arasında pek çok bağlantılar ve ilişkiler vardır. İlmi hayatı incelediğimizde tercümelerle başlayan ilişkiler, son dönemdeki ekonomik atılımlara kadar pek çok şekle bürünmüştür.

Süryaniler hakkında şu ana kadar yazılan eserlere baktığımız zaman bu çalışmalarda genellikle tarihi ve sanatsal yönlerin ele alındığı görülür. Bunların elbette incelenmesi gerekir; lakin bununla birlikte bu insanlar nasıl yaşarlar? Hangi kültürel ortamda varlıklarını muhafaza ederler? Çocuklarına nasıl bir din eğitimi verirler? Din adamları hangi ortamlarda nasıl dinsel argümanları elde edip yine kendi toplumlarına hizmet eder?. Bu ve buna benzer sorulara cevap bulabilmemiz şimdiye kadar mümkün olmamıştır. Ayrıca bu dini grup, İslam dinine en yakın gayr-i müslim topluluk olarak kabul edilmesine rağmen, bu yakınlığın boyutları pek bilinmemektedir.

Farklı bir dine mensup olmalarından dolayı günlük hayatta birçok problemle karşılaşan Süryanilerin, ne tür sorunlarla karşılaştıklarını bilmiyoruz. Hıristiyan mezheplerinin kendi içerisindeki diyalogları nasıldır? Sosyo-kültürel açıdan hangi dinamiklere sahiptirler? Globalleşme süreciyle bir köy haline gelen dünyamızda, yanı başımızdaki komşumuzun kim olduğunu bilmiyoruz.

Çalışmamız akademik anlamda yapılan bir araştırma olduğu için, spekülatif durumlara kapı aralayacak şeylerden uzak durulmuştur. Tarih ve tanımla başlayan eser, Süryanilerin tarih İçindeki farklı gruplara ayrılışları ve dayandıkları dinsel argümanlar incelenerek devam etmiştir. Süryanilerin yaşamlarında önemli bir yeri tutan kültürel yönler ele alınmış ve tarihteki çalışmalarından bahsedilmiştir. Yine ekonomi dünyasındaki yeri irdelenmiş, basın yayım alanına (tarihsel olarak) katkıları araştırılmıştır. Nihayet bilim dünyasına katkıları ve Süryani müziğinin din üzerindeki etkisi incelenmiştir.

Süryani din adamlarının yetişme tarzları ve ders sistemleri incelenmiştir; Halklarını kiliselerde nasıl eğitiyorlar? Manastır diye nitelenen yerler etkin olarak kullanılabiliyor mu? Çocuklara ailede dini eğitim nasıl veriliyor? Kilise ve aile arasındaki dini eğitim açısından nasıl bir ilişki vardır? Süryani Öğrencilerin okullardaki karşılaştıkları problemler nelerdir? Toplumsal baskı oluyorsa, bu durum çocukları hem psikolojik hem de fiziki yönden nasıl etkiliyor? Tüm bu ve buna benzer sorulara cevap bulma amacıyla, teorik ve anket tarzında bir çalışma meydana getirilmiştir.

Kitabın Arka KapağıAslında yaptığımız; içimizdeki bir parçanın keşfi1 veya üzeri tozla örtülmüş gerçeğin herkes tarafından tanınıp bilinmesi... Çalışmamıza, hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı gerçeğinden yola çıkarak, gerçekliğin ortaya çıkması adına yapılan bir arka plân araştırması da denebilir. Dışlayarak veya negatif tavırlar takınarak değil, ne olduğunu bilerek ve saygı duyarak hoşgörü çerçe­vesini alabildiğine genişletme çabası... İlmî olarak yaptığımız çalışmanın bütün insanlığa pozitif katkı sağlayacağını umut ediyorum.

Bu çalışmamda bana rehberlik yapan Hocam Doç.Dr. Bülent Şenay'a, Prof. Dr. Ömer Faruk Harman'a, İstanbul'da Süryani öğrencileri ile beni görüştüren Seyhan Arslan'a, Süryani Ortodoks Kilisesi Müdürü Zeki Demir'e, Horiepiskopos Samuel Akdemir'e, Süryani Katolik Kilisesi Patrik Vekili Yusuf Sağ'a, Süryani Protestan Önderi Behnan Konutgan'a, Yeni Yaşam Yayınları'nın editörü ve Türk Protestan Kilisesi Önderi Gürkan Çamsun'a, belge edinme noktasında yardımcı olan Fatih Mehmet Şeker'e, anketlerin hesap ve tablolara geçirilmesi hususunda Recep Minga'ya medyunu şükranım. Ayrıca tarafıma her türlü desteği sağlayan TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, TASAM Genel Müdürü Atilla Sandıklı, TASAM Yayınları Direktörü İhsan Toy ve TASAM çalışanlarına müteşekkirim. Gayret bizden tevfik Allah'tandır.

1 Süryani Ortodoks Kilisesi Horiepiskoposu Samuel Akdemir 10.10.2003 Tarihinde Bursa Kervansaray Termal Otelde düzenlenen IV. İPLAC Uluslar arası Atatürk Barış Kültürü Konferansı'nda, "Din ve Barış Kültürü Paneli: Dinler Dünya Barışına Nasıl Katkıda Bulunabilirler?" isimli oturumda birlikte yaşamın ne kadar önemli olduğuna vurgu yaparak şu misali vermiştir. "Büyükşehirlerde farklı görüşe sahip olan insanlar ortaklaşa şirket kurmakladırlar içimizdeki farklı kültürleri eritmek yerine, onları bir kazanç olarak görmek kültür ve gelenek anlamında daha iyi olur kanaatindeyim."

*Türkiye'nin Süryanileri – Mustafa Bülbül– TASAM Yayınları –192 Sayfa

Güncelleme Tarihi : 4 Ekim 2005

 
   

   


© Copyright 2008 www.suryaniler.com
tasarım: Web Tasarım