SÜRYANİ TARİHİ
Süryaniler Kimdir?

Eski Tarih

Süryani Tarihinde Bölünmeler

Sessiz Sedasız

Kültür

Risk Altındaki Süryani Mimari Mirası İçin Çağrı

Avrupalı Süryanilerden Orman Bakanına Çağrı

Süryanilerden Tur İzlo'da Yeni Yatırımlar

Malfono Mor NARSAY ve Kendini Tanımak

Kadim Halk Süryanilerden Şlomo yani Selam var

Papaz Diril: Cevap Bekleyen Çok Soru Var

Süryani Göçüne An'larla Tanıklık

İsveç'ten Dünyaya Ezilen Halkların Haberleri

hepsi

 
 
Vercihan Ziflioğlu / SÜRYANİ KATOLİKLERİN BİNA ÇIKMAZI

Süryani Katolikler, yarım asırdır faaliyet gösterdikleri İstanbul'daki Patriklik Vekilliği binasıyla, Mardin'deki tarihi Patrikhane binalarının iadesini istiyor. Yargı yoluna giden Süryaniler, AİHM’den çıkacak kararı bekliyor.

Süryani Katolik Patrik Vekilliği 1964 yılından bu yana Gümüşsuyu’ndaki tarihi binayı kullanıyor.

Ancak bu binada kalıp kalmayacaklarını ya da ne kadar kalacaklarını bilmiyorlar.

Sorunun kökeni 1936'ya dayanıyor

1960’larda Mardin’den İstanbul’a göç eden Süryani Katolikler binayı Cizvit tarikatından kiraladı. Tarikata ait binalar 1936 Beyannamesi’ne kaydedilmediği için sorun yaşanmaya başladı. Tarikat resmi olarak tanınmadığı için de bir süre sonra devlet tarafından binaya el konuldu.

Süryani Katolikler

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının hemen ardından Süryani Ortodoks ve Katolik Patrikhaneleri sürgün edildi. Günümüzde Katolik Patrikhanesi Beyrut’ta, Ortadoks Patrikhanesi’yse Şam’da bulunuyor. Türkiye’de yaşayan Süryani nüfusu toplam 22 bin. Nüfusun sadece 2 bini Süryani Katoliklerden oluşuyor. Süryani Katoliklerin Türkiye'deki temsilcisi Korepiskopos Yusuf Sağ.

1974 yılında, Ecevit-Erbakan Koalisyon Hükümeti döneminde Gümüşsuyu’ndaki bina karşılıksız olarak 99 yıllığına Süryani Katoliklere kiralandı. Ancak, 2002 yılında AKP Hükümeti iktidara geldikten hemen sonra yapılan bir düzenlemeyle Süryani Katoliklere tanınan hak yok sayıldı.

Patriklik, Vakıflar Genel Müdürlüğü ile görüşmelerini sürdürüyor. Al Jazeera'ye konuşan Süryani Katolik Patrik Vekili Korepiskopos Yusuf Sağ, vakıflardan 99 yıllık yeni bir kira sözleşmesi istediklerini belirtti. Sağ’ın iddialarına göre yetkililer binayı sadece 20 yıllığına kiralayabileceğini söyledi.

1936 Beyannamesi nedir?

1936 yılında çıkarılan yasayla azınlık toplumlarının mülklerinin beyanı istenir. Pekçok mülk Türkiye’nin sancılı yıllarında el konulduğu için beyan edilemez. Bu yasa tarihe 1936 Beyannamesi olarak geçer. Beyannameye kaydedilen mülkler haricinde azınlıkların mülk edinmelerine engelleme getirilir. Bu karar 2008 yılında onaylanan yeni Vakıflar Kanunu’yla ortadan kaldırıldı. 2011 yılında AKP Hükümeti tarafından çıkartılan Vakıflar Yasası’yla el konulan mülklerin bir kısmı azınlık toplumlarına iade edildi.

Aynı zamanda, 2009 yılında AİHM’de hak arama yoluna giden Süryani Katoliklerin isteği yıllardır kullandıkları binadaki kullanım haklarının aynen devam etmesi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü ise konuyla ilgili sorularımıza yanıt vermedi.

Harabe binayı ayağa kaldırdık

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının hemen ardından ilk vakıf kurma hakkının Süryani Katoliklere tanındığını hatırlatan Sağ, 1964 yılından beri içinde bulundukları binayla ilgili şöyle konuştu:

“Bina, tarikat tarafından 1936 Beyannamesi’ne kaydedilmemiş. Altmışlı yıllara gelindiğinde İstanbul’da Cizvit tarikatı kalmıyor. Türkiye binayla ilgili durumu Fransa’ya soruyor. Fransa’nın tarikatla arası iyi olmadığı için tarikatı tanımadığını söylüyor. Ardından binaya el konuluyor. Biz göçmen bir toplumuz Mardin’den buraya gelince Cizvitlerden binayı 99 yıllığına kiraladık.”

Binaya el konulduğunu bilmediklerini, harabe haldeki binayı ayağa kaldırdıklarını söyleyen Sağ, şöyle devam etti: “99 yıllığına yeniden kiralamaya çalışıyoruz fakat Vakıflar Kanunu'na göre bunun mümkün olmadığı, 20 yıllığına kiralayabileceğimiz söylendi. Biz ise bu binada güvende olduğumuzu bilmek istiyoruz. Ecevit-Erbakan koalisyon hükümeti dönemindeyse bu bina karşılıksız olarak 99 yıllığına bize kiralandı. 2002 yılında AKP hükümeti iktidara geldikten sonra bu kararı tanımadı ve kaldırdı.”

Mardin’deki mülk de davalık

SürMardin- Süryani Katolik Patrikhanesiyani Katolik toplumunun AİHM’den çıkacak kararı bekleyen bir diğer mülküyse Mardin'in merkezinde bulunan tarihi patriklik binası. Bina günümüzde müze olarak kullanılıyor.

Mardin’deki patriklik binasının da davalık olduğunu, o davanın da AİHM’den çıkacak kararı beklediğini belirten Sağ,”Patriklik binamız müze olarak kullanılıyor ve biz hiçbir şey yapamıyoruz. Bize kalan sadece küçük bir bölüm” dedi.

İskenderun’daki havaalanı arazisi

İskenderun Havaalanı’nın bulunduğu arazi dahil pek çok vakıf mülkü bulunduğunu belirten Sağ,”Süryani Katolikler olarak bugüne kadar hiçbir mülkümüzü alabilmiş değiliz” diyor.

Yeni çıkan Vakıflar Yasası kapsamında Türkiye’de yaşayan azınlık toplumlara mallarının iade edildiğini söyleyen Sağ,“Patrikhanemizle ilgili gelişme bekliyoruz” dedi ve ekledi:

“Devlet bize diyor ki siz 'azınlık değilsiniz', o halde genele ne hakkı tanıyorsanız bize de tanıyın, yok azınlıksak o halde bize de haklarımızı iade edin”

Patrik Otelde mi kalacak?

Dışişleri Bakanı Davutoğlu’yla şahsen yaptığı görüşmelerde Beyrut’taki Katolik Süryani ve Şam’daki Süryani Ortadoks Patriklerinin Türkiye’ye getirilmesi konusunda konuşulduğunu söyleyen Sağ açıklamalarına şu sözlerle devam etti:

"Fener Rum Patrikhanesi, Türkiye Ermenileri Patrikhanesi burada. Neden Süryani Patrikhanesi de evinde olmasın? Mardin’in Süryaniler için özel bir önemi var fakat Patrikhane binası verilmeden Patriklerin buraya dönemeyeceğini Sayın Davutoğlu’na söyledim. Mardin’e gittiğimde otelde kalmak zorunda kalıyorum. Sormak isterim Patriğimiz döndüğünde otelde mi kalacak?”

Kaynak: Al Jazeera, Vercihan Ziflioğlu  ; Güncelleme Tarihi: 5 Mart 2014

 
   

   


© Copyright 2008 www.suryaniler.com
tasarım: Web Tasarım