Büyükada’da dini cemaat liderleri ve temsilcileriyle bir araya gelen Başbakan Erdoğan “Bir demokratik açılımın mücadelesini ve kavgasını veriyoruz” dedi. Erdoğan, 'Acemlerin bir sözü var, 'Oturdular, konuştular, dağıldılar'. Ama bizim başarmamız, netice almamız gerekiyor' dedi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün Büyükada’da dini cemaat liderleri ve temsilcileriyle bir araya geldi. Erdoğan, “Bir demokratik açılımın mücadelesini, kavgasını veriyoruz. 71,5 milyon vatan evladının birbiri ile saygı içerisinde, sevgi içerisinde kucaklaşması artık bizim olmazsa olmazımız” dedi. Erdoğan’ın gezisi öncesi MHP Adalar İlçe Teşkilatı’nın Büyükada iskelesinin yanına astığı ve Kürt açılımıyla ilgili düzenlenen toplantıya katılan gazetecileri eleştiren bir pankart sivil polislerce kaldırıldı.

Avukat Kezban Hatemi’nin öncülüğünde Adalar Vakfı’nın ev sahipliğinde Büyükada’daki Anadolu Kulübü’nde gerçekleştirilen öğle yemeğine Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bakanlar Faruk Çelik, Egemen Bağış, Nimet Çubukçu, Ertuğrul Günay, Fener Rum Patriği Bartholomeos, Türk Musevileri Hahambaşı İsak Haleva, Ermeni cemaati temsilcisi Başpiskopos Aram Ateşyan, Süryani cemaati lideri Yusuf Çetin gibi cemaat temsilcilerinin yanı sıra işadamları İsak Alaton, Cem Hakko ve aralarında gazeteci ve yazarların bulunduğu 150 kişi katıldı.

AA ve TRT izledi
Sadece Anadolu Ajansı ve TRT’nin izlediği yemekte konuşan Erdoğan, Türkiye’nin şu anda bir geçişi yaşadığını söyleyerek, “Bu geçiş esnasında tabii ki ülkemizin de vatandaşlarımızın da soydaşlarla ilgili konularda çektiğimiz sıkıntılar var” dedi. Bütün bunlara rağmen asli görevlerinin hak ve hukuku gözetmek olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Şu anda bir demokratik açılımın mücadelesini veriyoruz, kavgasını veriyoruz. Eğer birilerinin ağzına bakacak olsak, bu adımı atmamız mümkün değil. Ancak biz bunun kararını verdik ve bunu da milletçe çözmek istiyoruz. Bu sorunu aşmaya mecburuz. Çünkü bizim birliğe, beraberliğe ihtiyacımız var. 71,5 milyon vatan evladının birbiri ile saygı içerisinde, sevgi içerisinde kucaklaşması artık bizim olmazsa olmazımız.”

“3 kırmızı çizgimiz var’
Erdoğan, 8 yıl önce bu yola çıkarken 3 kırmızı çizgileri olduğunu ve bölgesel, etnik ve dinsel milliyetçilik yapmayacaklarını söylediklerini hatırlatarak, bunun şu anda ilkelerinin içerisinde mevcut olduğunu ve aynen uygulamanın gayreti içinde bulunduklarını kaydetti. Bölgesel milliyetçilik yaparak Doğu’nun, Güneydoğu’nun, Doğu Karadeniz’in ve Ortadoğu’nun belli bir kısmının ihmal edildiğini, hep batıya yatırım yapmanın gayreti içerisinde olunduğunu belirten Erdoğan, 780 bin kilometrekarelik vatan toprağının bir yeri tamamen ihmal edilirken bir yerinin de ayağa kalktığını söyledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu tabii büyük bir haksızlık. Bu tabii ister istemez tahrik ediyordu olumsuz istikamette... İşte bunu gidermenin gayreti içerisinde olduk. Hâlâ da şu anda bir gerçeği gören var, görmeyen var. O da şu, Güneydoğu, Doğu bütün buralarda sadece sorunlar psikolojik değil, sosyolojik değil, buralarda askeri, siyasi, diplomatik sorunlarımız var, ekonomik sorunlarımız var.”

Acemlerin sözü
Erdoğan, etnik ve dinsel milliyetçiliğe de karşı olduklarını belirterek, şöyle devam etti:
“Uygulamada eksikler yok mu? Var. İşte bunları da yine hep beraber verilecek bu mücadele ile aşacağız ve inanıyorum ki bu demokratik açılım birçok şeyi ülkemizde değiştirecek. Ama el ele verirsek, omuz omuza verirsek... Acemlerin bir sözü var, ‘Oturdular, konuştular ve dağıldılar.’ Biz de oturup, konuşup, dağılanlardan olmamalıyız. Buradan bir netice çıkmalı. Bunları başarmamız, netice almamız gerekiyor ve inanıyorum ki bunun neticesinde halkımız büyük bir mutluluğu yakalayacak ve Türkiye bir sıçramayı yakalayacaktır. Türkiye’nin bu gücü var. Büyük bir potansiyele ve güce sahibiz. Bizim petrolümüz yok, ama çok büyük kaynaklarımız var. Yeter ki şu enerjimizi biz içeride değil, dışarıya harcayalım. Göreceksiniz çok farklı bir patlamayı yapacağız.”

‘Her şeyi göze aldık’
Gazetecilerin ‘Kürt açılımı’yla ilgili sorularını da yanıtlayan Erdoğan, bu konuda her şeyi göze alarak yola çıktıklarını belirterek, “Biz istiyoruz ki toplumsal mutabakat nasıl sağlanmışsa, partiler ve yöneticileri ile STK yöneticileri ve medya temsilcileri ile hep birlikte bu taşın altına elimizi koyalım. Birlikte bu demokratik açılımı gerçekleştirelim” dedi. Erdoğan, düzenlenecek panellerle Türkiye genelinde bir söylem birliğinin oluşturulmasına çalışılacağını ifade etti.

NOTLAR...
Pankartı apar topar topladılar
- Yemeğe katılanlar teknelerle adaya getirildi. Adaya teknelerle polis taşındı. Erdoğan’ın makam aracı da adaya getirildi.

- Erdoğan adaya gelmeden önce çevrede geniş güvenlik önlemi alınırken Büyükada Şehir Hatları İskelesi’nin yanına MHP Adalar İlçe Başkanlığı’nca asılmış olan bir pankart sivil polislerce apar topar kaldırıldı. MHP Adalar İlçe Başkanı Yahya Bayrak imzasıyla asılmış olan pankartta Mevlana’nın “Kör cehalet çirkefleştirir adamı. Suskunluğum asaletimdendir. Her lafa verecek bir cevabım var. Lakin bir lafa bakarım, laf mı diye? Bir de söyleyene bakarım adam mı diye?” sözlerinin yanı sıra, bir de not yer aldı. Notta ise, “Bu mısralar, sözde Ermeni soykırımı için özür kampanyası başlatan, Kıbrıs’ı peşkeş çekmek için uğraş veren ve bin yıllık kardeşliğimizi yok sayıp ülkeyi kaosa sürüklemeye çalışan 12 kötü adama ithaf olunur” yazılıydı.

- Bostancı İskelesi’nden Kıyı Emniyeti’ne ait bir botla Büyükada’ya gelen Erdoğan, bir grup vatandaşın sevgi gösterisiyle karşılandı. Buradan merdivenlerden yürüyerek Anadolu Kulübü’ne çıkan Erdoğan’a vatandaşlar zaman zaman yolunu keserek sorunlarını aktardı. Erdoğan, birkaç vatandaşın “emekli maaşları”nın düşüklüğünden yakınmaları üzerine, maaşların iyi olduğu yanıtını verdi.

- Yemekten ilk çıkan, Fener Rum Patriği Bartholomeos oldu. Saat 14.30’da başlayan yemekten saat 15.30’da çıkan Bartholomeos, gazetecilerin soruları üzerine, “Israr etmeyin, bir şey söylemeyeceğim” yanıtını verdi. Patrik Bartholomeos’tan yarım saat sonra ise Erdoğan ve beraberindekiler yemekten çıktı. Erdoğan burada beraberindekilerle birlikte iki sivil plakalı minibüse binerek ada turuna çıktı.
- Yemeğe katılan gazeteci Oral Çalışlar, Ruhban Okulu’na herhangi bir atıf yapılmadığını, cemaat temsilcilerinin de Erdoğan’dan buna ilişkin bir taleplerinin olmadığını söyledi. Buluşmanın “demokratik açılım”ın bir parçası olarak değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Çalışlar, “Azınlıklarla ilgili geçmişte yaşanmış acı tecrübeleri hatırlattık. Ayrıca hâlâ Vakıflar Yasası’na ilişkin sorunları da hatırlattık kendisine. Bunların hepsinin düzeltileceğini ve Türkiye’nin demokratik süreci hızla sürdüreceğini ifade etti kendileri” dedi.

Kaynak: Milliyet, Şakir Aydın

Güncelleme Tarihi: 17 Ağustos 2009