Renkler Solmasın Kültürler Kaybolmasın

             
 
HABERLER
Haber Arşivi
Tarihi Süryani Manastırı Restore Edildi

Süryani Kilisesinde Yoga Saygısızlığı

1.Uluslararası Turabdin Sempzoyumu Yapılıyor

Yazarımız Yusuf Beğtaş'a Onur Ödülü

Süryaniler Mor Gabriel'de Buluştu

Site Yazarımızın Kitap İmzalama Etkinliği

Hakkari'de Kiliseyi Temizleyip İbadet Yaptılar

Kaçırılan Çiftin Köyündeki Kiliseye Saldırı

Diril Ailesi: Ciddi Bir Arama Çalışması Yapılmadı

Süryanilerden Diril Cinayetine Tepki: Av Değiliz

Süryani Kurumlarından Diril Çifti İçin Mektup

Süryaniler Kültürlerinin Kaybolmasından Endişeli

Yoksulların Doktorunu COVİD-19 Nedeniyle Kaybettik

Şimuni Diril Son Yolculuğuna Uğurlandı

70 Gün Sonra Gelen Acı Haber

geri | | ileri
 
 
Adnan Avuka / SÜRYANİ MANASTIRINDA 35 YIL SONRA İLK AYİN
Mardin'in Nusaybin İlçesi yakınlarındaki Bagok Dağı eteklerinde bulunan Süryani Aziz Mor Evgin Manastırı'nda 35 yıl sonra ilk ayin gerçekleşti.

Bölgedeki terör olayları ve çeşitli nedenlerden dolayı atıl durumda olan manastır çevresindeki köylere dönüşler olunca, restore edilen ve yolu tamamlanan manastırda hizmete açıldı.

Nusaybin İlçesi'nin Girmeli Beldesi'ne 8 kilometre uzaklıktaki Bagok (Tur İzlo) Dağı eteklerinde yer alan ve 35 yıldan bu yana kullanılmayan ve 4'üncü Yüzyıl'da yapılan Süryani Aziz Mor Evgin Manastırı 13 kilometrelik köy yolunun tamamlanmasından sonra yeniden ibadete açıldı. Açılışa Nusaybin Kaymakamı Yüksel Gemici, Girmeli Belediye Başkanı Yusuf Turgay, Almanya'dan gelen Süryani papaz İbrahim Gök ile Mardin Kırklar Kilisesi papazı Gabriel Akyüz ile Almanya ve İsveç'ten gelen çok sayıda Süryani katıldı.

Bölgenin en eski manastırı olma özelliğini taşıyan ve 35 yıldan bu yana kullanılmayan manastırın yeniden aktif hale getirilerek ibadete açılması cemaat üyelerini duygulandırdı. Manastıra giden 13 kilometrelik yolun tamamlanmasından sonra hizmete açılan manastırda bugün ilk ayin gerçekleşti. Manastırda elektrik ve su ise bulunmadığı belirtildi. Almanya’dan gelen Süryani papaz İbrahim Gök, “Manastırımız tarihi bir ibadet yeridir. Devletimiz yol yaptı. Ancak, halen eksikliklerimiz var. Elektrik ve suyun olmaması cemaat üyelerimizi zor durumda bırakıyor. Burası bir turizm cennetidir. Buraya gelecek olan yerli ve yabancı turistler açısından da büyük önem taşıyan elektrik ve su probleminin bir an önce giderilmesini istiyoruz” dedi.

Tur İzlo (Bagok) Dağlarında Bir Kartal YuvasıGirmeli Belediye başkanı Yusuf Turgay ise bu tarihi mekan ile birlikte bölgede inancın sesi olan ezan ve çan seslerinin kardeşlik türküleri gibi kulaklarda tekrar duyulacağı sevincini yaşadıklarını anlattı. Turgay, “Bölgemizde Müslüman, Hırıstiyan ve Yezidi vatandaşlarımız kardeşçe yaşamaya devam edecektir. 35 yıldan beri kapalı olan ve kaderine terk edilen manastırın tekrar hizmete açılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.


İkinci Mesih olarak da anılan, Hıristiyanlığın yayılmasında en ön sırada yer alan Mor Evgin M.S. 300'lü yıllarda Mezopotamya'ya gelip Tur Abdin dağı eteğinde kurduğu manastırla misyoner, rahip ve din adamı yetiştirerek hıristiyanlığın Anadolu'ya yayılmasını sağlamıştır. Mor Evgin Manastırı Hıristiyanlık için çok kutsal sayılan ve ziyaretinde Hıristiyanlığın yarı hacı ünvanı kazandığı Tur Abdin'in başlangıç noktasıdır. Halen ayakta duran kilisesi ve manastırı Mezopotamya ovasına hakim bir noktada gerek yapısı gerek konumuyla büyüleyici özelliğini sürdürmektedir.

Haber : Adnan Avuka /DHA

Manastır Mezopotamya’ya bakan İzlo (Bagok) Dağları üzerinde 4. yüzyıl başlarında kurulmuştur. Bu manastırın inşasından sonra bölgeye diğer manastırların da kurulmasına öncülük etmiştir. Sakin ve huzurlu bir ortam arayan rahipler ,çok geniş bir alana yaydıkları manastırı yüksek duvarlar ve batısında bir yapıyla kurmuşlardır. Ulaşım olarak  yaklaşık bir saatlik bir yolculuktan sonra ovadan  500 metre yukarıya patikadan yürünerek ulaşılır.

Her ne kadar ulaşımı yorucu olsa da patikanın tepesindeki eşsiz manastıra ulaşmak insana tarifi imkânsız bir mutluluk veriyor. Tırmanışın ardından ulaştığınız manzara inanılmaz. Onca zamanın yıpratmasına ve yalnızlığına rağmen manastır mümkün olduğunca dik bir şekilde ayakta. Yukarıdan aşağıya baktığınızdaki manzara ise sadece orda bulunularak hissedilecek türden.

Yapıtın en güzel noktası avludan bir kapıyla geçilen geniş hacimli kilise. Son derece geniş olan ve yüksek bir tavana sahip kilise daha içeri girer girmez insana huzur veriyor.

363 yılında Persler Nusaybin’i Romalılardan aldıkları zaman iki ülkenin sınırı İzlo Dağlarının zirvesi olmuştu. Manastır Pers İmparatorluğu tarafında kalınca burada yaşayan rahipler diğer kiliselere gitmek zorunda kalmışlardır.

Etrafı revaklı iç avlu kuzeyinde uzun nefiyle, Turabdin’deki manastır ve kiliselerine özgü yapı tarzından ayrılan yüksek tonozlu kiliseye geçilir. Kubbesi tuğla örülü ve dört köşede mukarnaslıdır.

İç avlunun doğusunda Mor Evgin’in 70 öğrencisinden bir kısmının mezarları vardır. Buranın kuzeyinde ise manastır kurucucusunun ve akrabalarının yattığı hücre bulunmaktadır.

Mor Evgin Manastırı çevrenin en eski yapıtlarındandır. Mor Evgin’in Hıristiyan azizlerinden İncil müjdecilerinden olduğu belgelerde yazılıdır. Aynı zamanda manastır halk arasında “Deyr-Marog” adıyla da anılır.

Bilgi : Metin Düş-Reyono Dergisi

Güncelleme Tarihi: 3 Kasım 2008

 
   

   


© Copyright 2008 www.suryaniler.com
tasarım: Web Tasarım