MUSUL - Irak’ta şiddete kurban gidenlerin son halkası Hıristiyanlar, sistematik temizliğe uğradıklarını dile getirirken, pek çoğu bu kampanyadan Kuzey Irak Kürt yönetimini sorumlu tutuyor. Kürt yönetiminin sınırlarına katmak için gözünü diktiği kuzeydeki etnik-dini mozaik niteliğindeki kentlerden Musul’da, iki haftada öldürülen Hıristiyanların sayısı 14’ü bulurken, Yerinden Olanlar ve Göç Edenler Bakanlığı’nın yerel yöneticisi Cevdet İsmail, 1307 Hıristiyan ailenin Musul’dan kaçmak zorunda kaldığını, bunun yaklaşık 5 bin kişiye tekabül ettiğini söyledi.

Hıristiyan bir ailenin ninesi, geçen cumartesi gecesi uğradıkları saldırıyı şu sözlerle anlattı: “Akşam yemeğine oturmuştuk ki, içeri 10-12 silahlı adam arılar gibi daldı. Oturma odasına bomba koyup bizi dışarı çıkardılar. 10 dakika sonra evimiz havaya uçtu.” Kocası, gelini ve üç torunuyla birlikte Musul’un dışındaki bir köye sığınan 69 yaşındaki nine, bahçesinde portakal ağaçları olan iki katlı evin bombalanmasından peşmergeleri sorumlu tutuyor: “Saldırganların peşmerge olduğundan şüpheleniyorum. Arapçaları kötüydü ve Kürt görünümlüydüler.”

''Musul'u almaya çalışıyorlar''

Bazı Hıristiyanlar kendilerine yönelik şidetin gerisinde Kaide’nin olduğunu düşünse de, diğerleri bunun Kürt yönetiminin Ocak'taki yerel seçimler öncesi düzenlediği bir komplo olduğu görüşünde. Ailesiyle gece yarısı üstlerindeki kıyafetlerden başka bir şey olmadan Musul’u terk etmek zorunda kalan 58 yaşındaki Kenan Bahnam ‘karanlık eller’den söz ederken, hükümete bağlı sağlık çalışanı Sabah Yakup “Gerisinde siyasi sebepler var. Musullu Kürtler yerel seçimlerde daha büyük güç elde etmeye çalışıyor” dedi.

Hıristiyanların komşu Karakuş kentine ulaşmasını sağlayan Yusuf Gorgees, “Musul’u Hıristiyanlardan boşaltmaya yönelik sistematik, planlı komplo” görüşünü dile getirdi. Araplarla dini azınlıklar arasında, Musul’un başkenti olduğu Ninova eyaletinin Sincar bölgesinde Ağustos 2007’deki bombalı saldırılarda 400’den fazla Yezidi’nin öldürülmesinin gerisinde de peşmergelerin olduğu görüşü hâkim. Musul’da müzik dükkânı sahibi Ermeni asıllı, ‘Ebu Tamara’ lakaplı Farkiz Batul, ailesine bakmak zorunda olduğundan tehditlere rağmen Musul’u terk etmemiş. Bedelini pazar günü öldürülerek ödedi, ailesi de yollara döküldü. Irak’ın Şii Başbakanı Nuri Maliki, Hıristiyanların korunması sözü verip katliamlara soruşturma açarken, kente ilave 2 bin 500 polis gönderdi. Buna rağmen şiddet dalgasının durulmaması, Hıristiyanların Bağdat’a da öfkelenmesine yol açıyor. Iraklı Hıristiyanlar’a yönelik şiddet eylemlerine  dünyadan da tepkiler yağıyor. Dün Vatikan’dan ABD’ye birçok ülke ve kuruluştan kınama geldi. 

Kaçanlar çoğunlukla Kürt yönetimine dahil yerlere gidiyor. Kürt yönetimi başkanı Mesud Barzani’nin sözcüsü Fuat Hüseyin, peşmergelerin rolünü redderken “Baasçılar ve diğer terörist unsurlar, Kürtlerle Hıristiyanlar arasındaki iyi ilişkileri bozmak istiyor. Hıristiyanlar Irak’ın neresinde olursa olsun şiddete maruz kalırlarsa Kürdistan’a sığınırlar” dedi. Irak meclisinin onayladığı yerel seçim yasasıyla, 18 vilayetteki  konseylerde Hıristiyanlarla diğer azınlık dinleri mensuplarına ayrılmış az sayıda koltuk kotası da kaldırıldı.

Irak’ta 1. Körfez Savaşı’nın ardından 1 milyondan 800 bine inen Hıristiyan sayısı, 2003 yılındaki Amerikan işgali sonrası üçte iki oranında azaldı.

Kaynak: Radikal Dış Haberler Servisi

Güncelleme Tarihi : 15 Ekim 2008